Bebeklerde kusma, sık rastlanılan bir durumdur. Yeni doğanda yemek borusunun ya da onikiparmak bağırsağının doğuştan kapalı olması, mide kapısında (pilor) darlık, diyafram fıtığı gibi sindirim sistemiyle ilgili doğuştan oluşum bozuklukları ve doğumda beyin zedelenmesi ağır kusmalara yol açabilir. Doğum sırasında yutulan amniyon sıvısı ilk 24 saat içinde zararsız kusmalara neden olabilir. Yeni doğanda daha seyrek olarak böbrek üstü bezi yetmezliğine ve idrar yolundaki oluşum bozukluklara bağlı kusmalar da görülebilir.
Enfeksiyonlar: Tüm viral ve bakteriyel enfeksiyonlar bebeklerde kusmaya neden olabilir. Sindirim sistemi ve idrar yolu enfeksiyonları bunların başında gelir.
Doğumsal metabolik hastalıklar: Vücutta bazı enzim denen maddelerin eksikliği sonucu oluşan metabolik hastalıkların bir kısmı, şiddetli kusma ile ortaya çıkabilir. Tanıda bazı özel kan ve idrar testleri ile çok özel durumlarda kemik iliği ya da karaciğer biyopsisi gibi yöntemlere başvurulabilir.
Reflü: Yeni doğmuş bir bebekte bile reflü görülebilir. Yenidoğan döneminde morarma, nefes alamama ve kusmalarla ortaya çıkar. Bebeklerde reflü, yemek borusuyla mide arasındaki kapakçık sisteminin olgunlaşmaması ile ilgilidir. Bebeklerde reflünün en belirgin belirtisi kusmadır. Bu kusmalar genellikle durdurulamayan, sürekli, her yemekten sonra olan kusmalardır. Ancak bebeklik kusmalarının bir kısmı kusma olmaksızın; solunum yolları bulguları (hırıltı, tekrarlayan bronşit atakları, tekrarlayan zatürre gibi) ve aşırı huzursuzluk, uyuyamama, sürekli uykudan uyanma, emerken emmeyi bırakma gibi bulgularla da ortaya çıkabilir. İlaç tedavisi ile bu hastaların reflüleri düzeltilebilir.
Pilor stenozu, yaşamın 2. ve 3. haftalarında başlayan fışkırma biçimindeki kusmalarla kendini belli eden doğumsal bir hastalıktır. Yine doğuştan olan bağirsak tıkanıklıkları, yemek borusu ve bağırsağın bir bölümünde organın gelişmemesi ve buna bağlı tıkanıklıklar (atrezi), bağırsakların kendi etrafında dönerek tıkanıklık oluşması (malrotasyon) gibi hastalıklar, kusma ile ortaya çıkabilir ve tedavileri cerrahidir.
Kolik, aşırı gaz, çocuğun beslenirken hava yutması gibi basit durumlarda ortaya çıkan kusmalarda:
– Çocuğun çok hava yutmasını önleyin, bunun için biberonu yeterince eğik tutun, emzik kısmı hep dolu olsun ve hava şişenin dip tarafında kalsın. Emziğin deliği çok büyük olmasın. Biberonu 10-15 dakikada yavaş yavaş verin, arada durun. Hava yutmayı azaltan biberonlar da piyasada bulunmaktadır. Emziriyorsanız arada durup gazını çıkarttıktan sonra emzirmeye devam edin.
– Emzirdikten sonra çocuğun gazını çıkartmasını bekleyin, kolunuzda sallamayın. Yatağına yatırırken ilk önce soluna sonra da sağına yatırın. Çocuğun dümdüz yatmaması için başının altına bir yastık koyun.
– Çocuğun altını emzirmeden sonra değil önce değiştirin.
– Bunlar etkili olmazsa mamayı koyulaştırın çünkü besin ne kadar sulu olursa, o kadar çok hava yutulur. Fakat birçok annenin yaptığı gibi sütü değiştirmeyin. Kusmamaya neden olan sütün kalitesi değil koyuluğudur. Biberon emen, mama kullanılan bebeklerde hekiminiz ile görüşerek, onun önerisi doğrultusunda daha koyu kıvamlı bir mamaya geçebilirsiniz.
– Özellikle uzun süren, hemen her beslenmeden sonra kusan, gece kusmaya uyanan, kusmalara huzursuzluk ve ağlamanın eşlik ettiği durumlarda mutlaka bir çocuk doktoruna ya da çocuk gastroenteroloji uzmanına başvurmanız gerekir.